Kestane, Michelinli bir şefin mutfağına girerse" demiş ve bu konuya ışık tutan bir yazı kaleme almış meslek büyüğümüz Ertuğrul Özkök. Yazısından küçük bir bölüm:"Çoğu insan gibi ben de kızarmış kestane hastasıyım. Kalori malori hiç takmam yerim. Geçtiğimiz günlerde Beyoğlu'nda gezerken, hayatımın ve damak tadımın bu büyük keyfi ile ilgili bir ülke gerçeğini öğrendim. Kestane fiyatları uçmuş gitmiş.... Bu ülkede kestaneye havyar muamelesi yapılacağını rüyamda görsem inanmazdım. Ondan kısa süre sonra kestane ile ilgili başka bir gerçeğin daha farkına vardım. Meğer kestanenin mutfağımızda ne zengin yeri varmış. Bunu da Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in verdiği "Bursa gastronomisi" yemeğinde öğrendim"
BARTIN, TÜRKİYE ÜÇÜNCÜSÜ
Özkök'ün yazısına konu olan Bursa kestanesi, yüzde 5.6'lık üretimle üçüncü sırada bulunan Bartın'ın arkasında 4.8'lik üretimle dördüncü sırada yer alıyor. Yüzde 32 ile Aydın ve yüzde 28 ile de İzmir ilk iki sırayı oluşturuyor. Özkök kestaneli lahana dolması, kestaneli pazi kavurma ve kestane şekeri diyor ki bu kestane şekeri mevzusu kestane üretiminde Türkiye üçüncüsü olan Bartın'ımız olarak bizim kanayan yaramızdır aslında. Nasıl mı? Buyurun okuyalım;
ALTI YAPRAK ÜSTÜ BULUT
Bu kadar çok kestanemiz var Türkiye üçüncüsüyüz madem kestane şekeri fabrikamız olsaydı ya. Neyimiz yoktu ki? O da vardı. Kumluca'daydı. Büyük umutlarla kurmuştuk. Ama yaşatamadık! Gençlerle çok önemli projeler uygulayan derneklerin etkinlikleriyle 'Mutlu Bartın'a nasıl ulaşabiliriz' temalı konferanslara, vesaire gitmek yerine daha çok muhallebici ve çiğ köfteci açılışlarında boy gösterdikleri görülen 'devletin fabrikası mı olur?!' zihniyetiyle bu tür işleri yürütmek, ayakta tutmak, yaşatmak mümkün mü?! Once özelleştirildi sonra da kapandı gitti güzelim fabrika. Son bir hamleyle BAKKA desteğiyle canlandırmaya çalıştıysak da olmadı. Olmazdı ki zaten. İlimizin eksik yanlarından birisi de proje üretimindeki ve uygulamadaki düşük ve zayıf kapasite ne yazık ki.
PROJE ÚRETMEDE GERİ KALIYORUZ
Bu yüzden bölgemizde Zonguldak ve Karabük'ün gerisinde kalıyoruz. Yerel yönetimler olarak bir türlü Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA) ile ortak proje uygulayamıyoruz. BAKKA'nın bir çok proje ilanı çağrısı sürüncemede kalıyor. Hadi il belediyesi neyse de (ama o da enkaz devraldım, borç ödüyorum diyor) ilçe ve belde belediyelerinin yatırım bütçeleri de neredeyse muhtarlık bütçesi kadar. Meslek Odaları ve Sivil Toplum Kuruluşları (STK) daha çok kafa yormalı bu konuda! Kestane dedik, BAKKA dedik, STK dedik madem, ilimizin en büyük STK'sı Ticaret ve Sanayi Odası aracılığıyla modern seralar kuruldu örnek olsun diye Tıyırtı tepesinde. Ama bir türlü üretime geçilemedi.
BARTIN'I DİNLİYORUM GÖZLERİM KAPALI
Oysa ki Filyos Endüstri Bölgesi ile sağlıklı ve güvenilir gıdaya olan talep bölgede daha da artacak. Bu sebeple bir an önce pratik üretimlere başlansaydı, akabinde çok daha başarılı bir ekonomik model olarak Tarıma Dayalı İhtisas Proje Uygulamaları kapsamında SERA OSB ve MANDA OSB kurulumları yapılsaydı iyi olmaz mıydı? Organize Sanayi Bölgesi (OSB) deyince çok değerli eski vekilimiz, eski Sanayi ve Ticaret Bakanımız Hasan Akyol geliyor aklıma Bartın'ı dinliyorum, gözlerim kapalı... Yerel seçim zaferi sonrası çok sayıda telefon ve birebir temaslarda projelerinizi hazırlayın söylemi de havada kalmış görünüyor ne yazık ki! Şehri birileri TUTUYOR sanki! Bölgesinde mukayeseli üstün yanları (bahsedilmiş doğal güzelliği, ırmağı, kıyı turizmi, milli parkı, üretim geleneği, ...) ile müthiş bir potansiyeli barındırıyoruz oysa ki... Hani nerede akılcı ve rasyonel projeler?!
ABDULLAH GÜL NE DEMİŞTİ?
Abdullah Gül Cumhurbaşkanı sıfatıyla yaptığı Bartın ziyaretinde vizyon vurgusu yaparak Bartın'ın başta şehircilik (imar uygulamaları ve diğerleri) olmak üzere daha vizyoner bir bakış açısı ve uygulama retoriği geliştirmesi gerekliliğini özellikle vurgulamıştı! Bartın ne yaptı? Adliye binasını bile şehrin dışına taşıyamadı. Tamamlanma aşamasında olan yeni Devlet Hastanesi çevre ilçe ve illerden gelecek yükü 2 trafik lambası ile kaldırabilir mi? Bartın ırmağı üzerinden yeni köprü ile kör tipa yerleşkelerin acilen bağlantıları? Yeni çevre yolu? Demir yolu? Daha etkin kara, hava ve deniz yolu taşımacılığı? Kasaba politikasıyla yapabilir miyiz bütün bunlan?!..
(Bartın Gazetesi’nin 10 Aralık 2024 tarihli sayısında yayınlanan Arif ÜÇLER Köşe Yazısı)
0 Yorumlar
Teşekkürler ...