🔺 YÜZ YILLIK ÇINAR ÖDÜLE DOYMUYOR

Dünya basın tarihi ilk olarak yayınlarına yerel basınla baÅŸlamıştır.  On yedinci yüzyılın baÅŸlarında henüz ülkelerde ulusal bir bütünlük oluÅŸmamış, imparatorluklarda ise çeÅŸitli halklar kendi içine kapanık bir halde varlıklarını sürdürmekteydi. Avrupa’da ilk ulusal bütünlük Almanya’da ardından İngiltere ve Fransa’da saÄŸlandı. İlk baÅŸlarda yerleÅŸim yerlerinin adlarıyla sadece bulundukları kentlerde yayın yapan gazeteler tam anlamıyla yerel gazetelerdi.

DÜNYADA YEREL GAZETELER

Gazeteler yayınlandığı kent adıyla basılıp dağıtılırdı. Paris Postası, Londra Postası, Frankfurt Postası gibi.  Bu gazeteler yeni yeni baÅŸlayan sanayi devrimiyle birlikte ortaya çıkan deÄŸiÅŸik ürünlerin tanıtım reklamı için de kullanışlı bir alandı. Bu nedenle birçoÄŸu, ÅŸirketler tarafından finanse edildiÄŸinden ücretsiz olarak dağıtılırdı.  Böylece reklam paralarıyla hem yerel basın kuvvetlenmiÅŸ, hem de yüz binleri bulan bir okuyucu kitlesi yeni geliÅŸmelerden haberdar olmaya baÅŸlamıştı. Yirminci yüzyılın baÅŸlarında tüm dünyada görülen uluslaÅŸma sürecinde ulusal gazetelerin ön plana çıkmasına raÄŸmen, yerel gazeteler Amerika ve Avrupa’da günümüzde de etkili ve güçlü olmayı sürdürmektedirler. Ve hatta Amerika’da eyalet yerel gazeteleri ulusal gazetelerden daha çok ilgi görmektedir.

ÜLKEMİZDE YEREL GAZETELER

Ülkemizde on sekizinci yüzyıl baÅŸlarında baÅŸlayan basın serüveni, asıl iÅŸlevine Cumhuriyetimizle birlikte ulaÅŸmış, ancak ilk baÅŸlarda tıpkı Avrupa’da olduÄŸu gibi birçok yerel gazete yayın hayatına baÅŸlamıştır. Hatta yaÅŸ almış insanlarımız anımsayacaklardır,  yetmiÅŸli yıllarda çocuklar ellerinde gazetelerle kent meydanlarında “yazıyor yazıyor” diye bağırarak kentin önemli olayları hakkındaki haberleri sattıkları yerel gazetelerle duyururlardı. Bir de ulusal basının taÅŸra baskısı olurdu. Ulusal gazeteyle birlikte verilen bu eklerde, sadece o kente ait haber ve reklamlara yer verilirdi. Bu da yine seksenlerin ortasına kadar devam etti. Günümüzde basılı gazete okuma oranı geçmiÅŸe göre iyice azaldı. Çünkü sosyal medya ve internet üzerinden dijital gazetecilik olabildiÄŸince yaygınlaÅŸtı. Bu nedenle reklamlarla kollanan gazeteler dışında, kendi gücüyle ayakta kalabilen bir kaç gazeteden baÅŸka bırakın ulusalı, yerel gazete bile kalmadı.

Son günlerde ulusal basında peÅŸ peÅŸe basın ödülü haberleri duyuyoruz. Birçok alanda belirlenen ölçütler doÄŸrultusunda çeÅŸitli gazete ve gazetecilere ödüller veriliyor.  Bunlardan öne çıkanı, yüz yılı aÅŸkın bir süredir kesintisiz yayın yaÅŸamını sürdüren Bartın Gazetesi oldu. Gazeteyle birlikte kurucusu rahmetli İ. Cemal AliÅŸ’in ardından, günümüze kadar gazeteyi yaÅŸatan oÄŸlu Esen AliÅŸ’   Ã¼Ã§ deÄŸerli ödüle layık görüldü.

Bartın Gazetesi “Anadolu Basınının Çınarı Burhan Felek Basın Hizmet Ödülüyle” baÅŸlayan ve Türkiye Basın Federasyonu’nun “10. Anadolu Medya Ödülleri” töreninde yüz bir yıllık kesintisiz yayını nedeniyle “Yıların Tarihi Gazetesi” ödülünü ve ardından da İç Anadolu Gazeteciler Federasyonu” Yerel Medya Onur Ödülünü alarak haklı bir kıvanç ve mutluluk yaÅŸadı.  Ülkemizde yayın hayatını sürdüren en eski yerel basın “Bartın Gazetesi” sadece Bartın’da deÄŸil Ulusal basın tarihinde de önemli bir yer tutmakta ve sosyolojik ve bilimsel araÅŸtırmalara konu olmaktadır.

Rıfat Ilgaz’dan İlber Ortaylı’ya birçok ünlü yazarın yazılarının yayınlandığı ve neredeyse tüm ülke ve yurt dışında bile abonelerinin olduÄŸu “Bartın Gazetesi” kendi yağında kavrularak yüz yılı aÅŸkın bir süredir dim dik ayakta durmaktadır. Yazarı olmaktan mutluluk duyduÄŸum “Bartın Gazetesi’nin” sahibi Sayın Esen AliÅŸ ve oÄŸlu Cemal AliÅŸ’i kutluyor, daha nice ödüller ve yayın yaÅŸamı diliyorum.

Bartın Gazetesi’nin 24 HAZİRAN 2025 tarihli sayısında yayınlanan Mehmet DEMİRCİOÄžLU yazısı)


Yorum Gönder

0 Yorumlar