Bir yılı daha geride bırakmak üzereyiz. Bana öyle geliyor ki şu yeni yıl mesajlarındaki “mutlu yıllar” sözü biraz da geçip giden yıllarda aradığımız mutluluğu bir türlü bulamadığımız için söylenmektedir.
Ünlü yazar Chamfort “ kolay değildir mutluluk, kendimizde bulmak çok zor, başka yerde bulmak ise imkansızdır.”Diyor. Voltaire ise “ bu dünyayı, onu geldiğimizde bulduğumuz gibi, mutsuz bir biçimde terkedeceğiz” diyor.
Yaşam var olduğundan beri zorluklarla uğraşan ve ayakta kalmaya çalışan insan, her zaman bir arayış içinde olmuştur. Küçük şeyler insanı mutlu etse de, mutluluğun bir sınırı olmadığı da ortadadır. Bana kalırsa insan ne kadar çok şey bilip öğrenirse mutsuzluğu da o kadar artıyor. Çünkü insan, bilmediği bir şey için tasa etmez.
Onulmaz bir hastalığa yakalanıp da farkında olmayan birisi için kaygılanacak bir şey var mıdır? Ancak farkına varıldığında endişe ve mutsuzluk başgösterir.
Yaşamı boyunca sadece yaşadığı yerde kalıp, dünyadan bi haber yaşayan ve karnı doyduğunda mutlu olan insan için de durum öyle değil midir?
Bazen kendi aramızda konuşurken “dağda tek başıma yaşasam bundan daha mutlu olurdum”. Diye düşünenlere rastlıyoruz. Ancak bu günkü donanım ve bilgimizle bu tabi ki olanaksızdır.
Dünyanın neresinde olursa olsun, bireysel mutluluk yukarıda açıkladığım gibi olabilir. Ancak toplumsal mutluluk ayrı bir şeydir. Bu durum, toplumların nasıl yönetildiğiyle ilgilidir.
Yapılan araştırmalarda, dünyadaki mutlu ülkeler sıralamasına baktığımızda, hemen hepsinin, özgürlüklerin doyasıya yaşandığı, demokrasilerinin yerleştiği, hukukun egemen olduğu ve eğitim düzeyi yüksek ve bu yüzden de varlıklı olan ülkeler olduğunu görüyoruz.
Son yıllarda ülkemizde yaşadığımız ağır yaşam koşulları, adalet duygusunun kaybolması ve eğitimdeki çağ dışı uygulamaların, ülkemizi dünyanın en mutsuz insanlarının yaşadığı bir ülke haline getirmesi başka nasıl açıklanabilir. Hani kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz diyoruz ya; işte mutluluk ta öyle. Tek başına bir yere kadar. Aslolan hepimizin bir arada mutluluğu.
Ben de sizlere bu nedenle, tek tek değil, ülkece “mutlu yıllar” diliyorum.
Hoş gelsin ve hoş olsun 2026
(Bartın Gazetesi’nin 31 Aralık 2025 tarihli sayısında yayınlanan Mehmet Demircioğlu yazısı )

0 Yorumlar
Teşekkürler ...